Navigasyon |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Ronald (Ron) Bilius Weasley |
|
|
Ronald (Ron) Bilius Weasley |
1 Mart 1980 doğumludur . Uzun boylu, zayıf, leylek bacaklı, çilli, sivri burunlu ve elleriyle ayakları kocamandır. Gryffindor Binası'ndan ve Harry’nin en yakın arkadaşıdır. Ron’un beş erkek , bir kız kardeşi vardır. Babası Sihir Bakanlığı'nda çalışmaktadır. Hayata olumlu bakan biridir. Fakat fakir olmakt an ötürü de biraz hayal kırıklığ ı yaşar. Altı kardeşi olan Ron her zaman büyüklerinin eskilerini kullanır ve herhangi bir konuda ilk olması mümkün değildir. Bill'in cüppesini, Charlie'nin eski asasını ve Percy'nin eski faresini kullanır ve sahip olduğu şeyler hep ikinci e ldir. Profesör MacGonagall'ın Felsefe Taşı için yaptığı satranç büyüsünü bozmuş, Harry’nin bu aşamayı geçmesine yardımcı olmuştur. Harry ile birlikte çeşitli olaylara karışırlar. Bazen birbirleriyle konuşmazlar fakat yine de Harry’nin en sadık arkadaşı ve yardımcısıdır. Şimdilik kavga ve alaycılık aşamasında olsalar da, ileride Hermione ile gelişecek romantik bir ilişkinin başlangıcındadır. Ron’un ağabeyleri Percy, Bill, ve Charlie Hogwarts’tan mezun olmuşlardır. Fred ve George ise okuldan ayrılarak hayalini kurdukları şaka dükkanını açmışlardır. En küçük kardeş olan Ginny de Hogwarts’ta iyi bir öğrencidir. Güzel bir kızdır ve okuldaki erkek çocuklarla flört etmektedir. Ron, k ardeşi Ginny'nin erkek arkadaşlarına ise tahammül edemez ve bu davranışlarına çok kızmaktadır. Fakat Ginny'nin onun hala bir kızla flörtü olmamasını söylemesi üzerine ciddi şekilde kızan ve kırılan Ron, Hermione'ye olan ilgisini söylememekten dolayı ciddi sıkıntılar yaşamaktadır. Ginny ile yaptığı tartışmadan sonra Lavender ile kısa bir ilişki yaşayan Ron onunla her yerde yapış yapış görünmekten zamanla rahatsız olmaya başladı. Kendisi beraberliğini bitirmeyi oldukça zor başardı fakat bundan nedense en çok memnun olan Hermione oldu. Okulun son zamanlarında her ikiside birbirlerinden hoşlandıklarını artık gizlememeye başladılar.
Ron üç yaşındayken Fred oyuncak ayısını kocaman iğrenç bir örümceğe dönüştürmüştü. Çünkü Ron Fred'in oyuncak süpürgesini kırmıştı. Oyuncak ayısına sarılmaya kalktığı zaman bir sürü örümcek bacağına dolandı. Bu yüzden Ron örümceklerden hoşlanmaz. Fakat ölü olduklar zaman rahatsızlık duymaz. Patronusu; gümüşi bir teriyerdir.
Ron son senede daha da uzamış ve Harry'nin popülerliğini kıskandığını daha belli eder olmuştur. Okulda kızların onlara bakıp gülümsemesi yürüşünü bile değiştirmesine yetmektedir. Fakat kendisine olan özgüven eksikliği hala devam etmektedir. Özellikle Quidditch'te bu daha çok hissediliyordu. Tutucu olarak görev yaptığı Quidditch antremanlarında şanssızlığı ve kendine güvensizliği nedeniyle uzun süre takımda kendini gösterememiştir.
Romilda Vane'in aslında Harry'e yapmak istediği aşk iksirli noel çikolatalarını yanlışlıkla Ron'un yemesi üzerine bir süreliğine Romilda'ya aşık olmuştu. Bu iksirden kurtarması için Harry, Slughorn'dan yardım istemiş ve kısa zamanda iksirin tesiri hazırlanan bir panzehir ile giderilmişti.
Ancak bundan sonra Slughorn kendisine meşede dinlenmiş şekerli içki verip canlandırmak istediğinde bu içkinin öldürücü bir zehir içerdiğini kimse bilmiyordu. Ron bu içkiyi içtiğinde; bardağını düşürdü, koltuğundan kalkmaya çalışsa da kalkamadı, kollarıyla bacakları kontrol dışı şekilde sarsılmaya başladı. Ağzından köpükler çıkıp, gözleri dışarı fırlamıştı. Her yanı seğiriyordu, nefesi tıkanmıştı, boğuluyor gibiydi. Teninin rengi maviye dönüyordu. İşte bu durumda iken Ron'u kurtaran Melez Prens'in İksir Kitabında okuduğu bezir taşı ile Harry olmuştu. Aslında içkinin Dumbledore'a verilmesi gerekiyordu ve onun ölmesi için zehirliydi.
7. seneden Ron'da, Hermione ile birlikte Harry'nin Hortkuluk'ları yoketme mücadelesine katılıp okula devam etmemeyi göze almıştı. Can dostu Harry'i böyle bir durumda yalnız bırakamazdı. Ancak son derece gizli olan bu görevde, evi terk etmesinin kendisini aramaya gelenler tarafından ailesini güç durumda bırakacağını bildiğinden, evin tavan arasındaki Gulyabaniyi kendine döndürdü ve bulaşıcı bir hastalık nedeniyle yattığı için okula devam edemediği izlenimini vermeye çalıştı. Ancak Harry'ye göre daha zayıf karakterli olduğundan zaman ilerledikçe sinirleri gerilen Ron, bir süreliğine onları bu savaşta terketmişti. Ancak yaptığı şeyin pişmanlığı kısa sürdü ve tekrar arkadaşlarına katıldı. Hem de dönüşü gerçekten çok korkunç bir zamana denk geldi. Bütün her yerde arkadaşlarını arayan Ron, bir ormanın derinliklerinde gümüşi renkli göz alıcı parlaklığı olan bir marala rastlar. Onu takip ederken bir su birikintisinin içinde Harry'i boğuşurken bulur. Harry'nin boynundaki madalyon boğazını sıkmaktadır. Tereddütsüz olarak suya atlayıp madalyonu arkadaşının boğazından çeker alır, kılıcı sudan çıkarır. Daha sonra kılıcı, madalyonun kalbine saplayarak Hortkuluk'u yok etme görevini Ron'un yapmasını isteyen Harry, onu karşısında görmekten mutludur. Hermione ise aynı mutluluğu belki özlemden belki sevgiden belki de kızgınlığından dolayı gösterememiştir.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Bugün 26 ziyaretçi (28 klik) kişi burdaydı! |
|
|
|
|
|
|
|